Anlayabildiğimiz ölçüde olacak, Ramazan ayından kazancımız
Tam da yarıladık Mübarek Ramazan ayını bugün. Bırakın haramı, helal kazancımızla aldığımız ve tadına bayıldığımız helal nimetleri bile yiyip içemez olduk.
Hep iftar ve de bayram sonrasına erteledik bu arzularımızı. Şunun şurasında bayrama ne kaldı ki? 15 gün daha dişimizi sıkar ve ondan sonra istediğimiz gibi yiyip içebilirdik. Düşünsenize bir de tüm yıl boyunca Ramazan ayında olduğumuz gibi olsaydık, hayat ne kadar zor ve sıkıntılı olurdu.
Hâlbuki Ramazan, aynı zamanda tefekkür, düşünüp ve anlama ayıydı. Bu ayda edindiğimiz hasletleri 12 aya yayabildiğimiz ve de fakirin, hastanın, ihtiyaç sahibinin halinden anlayabildiğimiz ölçüde kazançlı çıkmış olacaktık bu mübarek aydan.
SICAK, TAZE EKMEK VE SİMİT YİYEBİLMEK EN BÜYÜK İSTEKLERİ
Bu haftaki yazımdan kastım çölyak hastalarının sıkıntılarını dile getirebilmek. Normal insanlar için çok basit olan bir istek onlar için hayati önem arz edebiliyor. Bizim kolaylıkla ulaştığımız sıcacık Ramazan pidesine, taze ekmek ve simidi onlar yiyemiyor, hem de tüm yıl boyunca…
Çölyak hastaları için glütensiz ürünler bulabilmek çok zor ve de çok maliyetli. Bizim 1,5 liraya aldığımız simidi belki onlar 10 liraya alamıyor, alabilmiş olduklarını farz etsek de bu ürünler taze değil.
Glütensiz unla evde bir şeyler hazırlamak da çok zor. Glutensiz un, normal una göre çok daha zor şekilleniyor ve yapımı çok uzun sürüyor. Ekmek makinesinde ufak bir ekmeğin yapımı 2-3 saat sürüyor ve bir kişiye anca yetiyor.
KURDUKLARI DERNEKLE SESLERİNİ DUYURMAYA ÇALIŞIYORLAR
Uşak’ta çölyak hastalarının sıkıntılarını dile getirmek ve bu sıkıntıların çözüme kavuşması adına 2016 yılında 35’e yakın kişi bir araya gelerek Uşak Çölyak PKU El Ele Derneği’ni kurmuş. Dernek Başkanlığını da Ömre Ümran Aydın yürütüyor.
Aydın, Uşak’ta 300’e yakın çölyak hastasının bulunduğunu ve dernek olarak da bunların şehir merkezindeki 150’sine ulaşabildiklerini söylüyor. Sınır köylerinde ulaşılmakta zorlanılan hastalar var, bu hastalara da ulaşıp sıkıntılarını çözmek gerekiyor. Gediz’deki çölyak hastaları ile de bu dernek ilgileniyor.
ÇALIŞMALAR VAR AMA YETERLİ DEĞİL
Çalışmalara önceki dönem Uşak Belediyesi de destek olmuş, değirmenleri işletmek üzere yer ve bu yerin elektrik su gibi temel ihtiyaçlarını karşılamış. Yine Belediye, dernek üyelerine ekmek yapma makinesi dağıtarak büyük bir sıkıntının giderilmesine yardımcı olmuş. Mevcut belediye de aynı kapsamda desteğini sürdürüyor.
Dernek yönetimi, şu anda Belediye İşhanı’ndaki yaklaşık 40 metrekarelik alanlarının yarısını ofis diğer yarısını da mutfak olarak kullanıyor. Dernek üyelerinin faydalandığı mutfakta glütensiz ekmek, pasta ve diğer unlu mamulleri hazırlanıyor. Tabi ki bu hazırlanan ürünler de toplam hasta sayısı düşünüldüğünde yetersiz kalıyor.
TOPLUMDA DAHA FAZLA DİKKATE ALINMAK İSTİYORLAR
Çölyak hastaları olarak en büyük isteklerinin günlük sıcak, taze ekmek ve simit yiyebilmek olduğunu vurgulayan Dernek Başkanı Aydın, bayramlar geçirdiklerini, taze baklava yiyemediklerini, şehir merkezinde birçok kafe, restoran, fırının açıldığını ama hiç birisinin kendilerine hitap etmediğini söylüyor.
İlkokuldan üniversiteye okuyan birçok öğrencileri var ve günlük tabldot yemek noktasında büyük sıkıntı çekiyorlar. Bu mekânlar tasarlanırken kendilerinin de dikkate alınmasını ve onlara uygun ürünlerin de bulundurulmasını istiyorlar.
BİREYSELDEN TOPLU ÜRETİME GEÇİLMELİ
Dernek Uşak’ı karabuğday üretim merkezi yapmayı hedefliyor. Büyük un firmaları karabuğday ununu Ukrayna’dan getiriyor, bu sıkıntının bir an önce çözülmesi gerekiyor. Şu an kullanılan küçük değirmenlerin imkânları çok kısıtlı, şehirde sanayi türü bir değirmenin olması büyük ihtiyaç.
Derneğin bu sıkıntıyla alakalı hazırladığı değirmen projesi var, Avrupa Birliği programlarından faydalanmak istiyorlar. Yine ekmek fırınını da önümüzdeki süreçte hayata geçirmeyi hedefliyorlar. Yine bir diğer çalışma da kendilerine ait kafelerinin olması.
UŞAKLI GİRİŞİMCİLERİ BU ALANA YATIRIM YAPMAYA DAVET EDİYORUZ
Çölyak hastalarına yönelik yapılacak bir yatırımın sadece Uşak’a değil çevre illere de hitap edeceği muhakkak. Uşak, Ege Bölgesi’nin tam ortasında, Isparta, Burdur, Balıkesir, Eskişehir ve diğer yakın illeri de eklediğimizde büyük bir alan oluşuyor ve burada 5 binin üzerinde çölyak hastası var.
Buna Akdeniz, İç Anadolu ve Marmara Bölgelerini eklediğimizde sayı 10 bini geçiyor. Bu sayı da, yapılacak yatırım için ciddi bir hedef kitle. Uşaklı girişimcilerimizi bu alanda yatırım yapmaya davet ediyoruz. Uşak olarak böyle bir yatırıma öncelik edebiliriz ve tüm Türkiye’ye örnek oluruz.