Hepimize düşen aklıselim davranmak…

Uşak da tüm Dünyada olduğu corona virüsünün etkisi altına girdi. Resmi açıklama yapılmadığı için her gün farklı farklı söylentiler duyuyoruz. Pozitif çıktığı söylenen hasta sayısı bir artıyor bir eksiliyor. Resmi makamlardan vatandaşımıza doğru ve güncel bilgilerin verilmesini talep ediyoruz.

Topluma baktığımızda bazılarımız tedbirleri fazlasıyla abartıyor. Toplum olarak kimyasal manyağı olmaya doğru gidiyoruz. İnsanımız coronadan kaçayım diyerek kolonyayı ve diğer kimyasalları abartınca egzama sıkıntıları ortaya çıkıyor. Diğer taraftan bazıları da abartanların zıddına tehlikeyi zerre miktarı önemsemiyor, hayatında hiçbir değişiklik olmamış.

TEMİZLENEN CADDELER KİMYASALA BOĞULMADI MI?
Uşak Belediyesi bu süreçte cadde ve sokakları deterjanla yıkamaya başladı ve deyim yerindeyse tüm ülke genelinde iyi bir show yaptı. Cadde ve sokaklar temizlenirken diğer taraftan buradaki ağaçlar ve diğer canlılar kimyasala boğulmadı mı, kimyasala boğulan ağaçların önümüzdeki günlerde kuruma ihtimali yok mu? Temizleme işlemi yapılırken bunlar dikkate alındı mı?

İLAVE TEDBİRLER ALINABİLİR Mİ?
Konunun direk uzmanı değiliz ama A sınıfı iş güvenliği uzmanı olmamız hasebiyle bizim de bazı ilave tedbir önerilerimiz olacaktır.

Hastane girişlerine triyaj ve tarama çadırları kurulabilir mi? Hastanelere giden arkadaşlarımızın söylediğine göre insanlar hastaneye elini kolunu sallayarak rahatlıkla girebiliyor. Bu çadırlar sayesinde ön bir tarama yapılır ve buna göre güvenli girişler sağlanabilir.

Toplu taşıma araçları sürecin başladığı günlerde dezenfekte edildi muhtemelen ve arkası gelmedi diye biliyorum. Kanaatimizce her sabah dezenfekte edilmeli.

Yine bu süreçte çok sık kullandığımız banka ATM’leri var. Bu ATM’lerin de her gün dezenfekte edilmesi uygun olacaktır.

BU SÜREÇTE MESLEK TARTIRMAŞINA GİRİLMEMELİ
Her mesleğin toplumdaki yeri ve önemi farklıdır ama son dönemde doktorluk (doğru tabirle hekimlik veya tabiplik) kutsallaştırıldı. Bize muhakkak hekim lazım ama sokakları temizleyecek insan da lazım, ekmek yapacak usta da, meyve sebze yetiştirecek çiftçi de, ulaşımımızı sağlayacak şoför de…

Kendini bilmez müptezel bir tip çıkıp “150 bin imam bir doktor etmez” gibi salakca ve aynı zamanda din düşmanlığı tezahürü gösteren yazılar yazdı, bunu beğenen ve paylaşan binlerce insan oldu maalesef. Bu paylaşımlardan sonra da dini değerlere ve özellikle cami imamlarına saldırılar başladı.

Salgın tehlikesi nedeniyle kapatılan camilerde görev yapan imamların yattığı ve aldıkları maaşı hak etmediklerini yazanlar oldu. Hâlbuki tedbir amacıyla sadece camiler kapatılmadı, okullar, kurslar, üniversiteler, cafeler, restoranlar, kuaförler ve daha birçok meslek dalında işyerleri kapatıldı.

Bunları bırakıp sadece imamlara saldırmak iyi niyetle açıklanamaz. Ve imamlar, birçoğumuz bilmiyor belki ama Vefa Sosyal Destek Grubu kapsamında gün boyu çalışıyorlar.

KRİZ DÖNEMLERİ AYNI ZAMANDA FIRSAT DÖNEMİDİR
Evlere kapanınca dolayısıyla daha fazla haber seyretmeye başladık. Ülkede büyük bir kriz var muhakkak ama bu krizi fırsata çeviren hem özel firmalar hem de kamu kurumları var. Hemen aklınıza karaborsacılık ve kötü manalı fırsatçılık gelmesin.

Yurt genelinde onlarca Halk Eğitim Merkezi ve Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (MTAL – eski ismiyle endüstri meslek veya kız meslek lisesi) seri bir şekilde maske ve diğer koruyucu malzemeler üretirken Uşak’taki buna yönelik kurum ve okullar ne yapar?

Uşak’ta malum olduğu üzere Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği MTAL, Uşak MTAL ve Uşak Organize Sanayi Bölgesi Tekstil Teknolojisi MTAL olmak üzere üç okul var. Son yapılan okul Uşak OSB’nin yaptığı ve özellikle tekstil teknolojisi üzerine açılmış bir okul. Bu okullardan ve Uşak Halk Eğitim Merkezi’nden bugüne kadar bir girişim göremedik.

Kamu kurumlarının yanında kriz dönemleri özel sektör için de fırsat dönemidir. Daha önce sargı bezinin hammaddesi olan mermerşahi üretiminde ülke genelinin ihtiyacını büyük oranda karşılayan Uşak, medikal tekstilinde başarılı olmasına rağmen bugünlerde hiç sesini duyamıyoruz.

Kriz döneminde dükkânın kapısını kapatıp uykuya çekilmek de doğru değil. Hizmet noktasında farklı inovasyonlar geliştirip müşterilere hitap edebilmek ve onların sıkıntılarını giderebilmek gerekiyor.

Diğer taraftan sanılanın aksine bu tür dönemlerde reklam harcamalarını artırmak gerekiyor ama akıllıca…