Masaya bir de “sivil mantık” koysak…
Mantık, doğru düşünmenin şartlarını ve kurallarını ifade eden bir bilim dalı. Konu hakkında fikir sahibi olma, önermelerde bulunma ve akıl yürütme de mantığın olmazsa olmazları…
Mantığın bazen geçerli olmadığı mekanlar da olmuyor değil, askeriye mantığın bittiği, disiplinin sağlanması adına emre itaatin koşulsuz olduğu yer olarak bilinir misalen.
Askeriyedeki mantıksızlık siyasete ve kamuya da nüksetmiş durumda maalesef. Hem iktidar hem de muhalefet kanadında muhakeme, fikir beyan etme, akıl ve mantık yürütme istenmiyor.
Liderin ve amirin gibi düşünme, düşünüyor gibi yapma, ortaya “gözlerimi kaparım, vazifemi yaparım” ve “suya sabuna dokunma”yan bir kamu mantığını çıkardı.
Her çalışmanın “tip projelere” döndüğü; bölgenin, bölge insanının, bölge kültürünün önemsenmediği bir dünyada sivil düşüncenin ve mantığın önemi bir kat daha artmış durumda…
DEVLET HER ŞEYİN TEK TİP OLMASINI İSTER
Devlet vatandaşı yani bizim için her şeyin en iyisini bilir, en iyisini seçer ve en iyisini yapar. “Kominizim gelecekse de onu biz getiririz”. Zamanın kudretli Ankara Valisi Nevzat Tandoğan tarafından sarf edilmiş bir sözdür.
Devlet her şeyin tek tip olmasını ister… Tek tip insan, tep tip bina… Çeşitlilik ve farklılık devlet için zenginlik değil bilakis büyük ve çözülemez bir problemdir.
Okullarda biraz farklı düşünen ve de aykırı mantık yürüten öğrenciler problemli çocuk görülür mesela. Çocuğun mantık yüklü sorusu dersi kaynatmak olarak algılanır öğretmeni tarafından.
Devlet tep tip mimari projeler geliştirir. İzmir’in sıcağındaki bina ile Erzurum’un soğuğundaki bina aynıdır mesela. Birisinin üşümesi diğerinin terlemesi çok da önemli değildir.
NEZAKET SİYASİ PROBLEMLERİN BÜYÜK ÇOĞUNLUĞUNU ÇÖZECEKTİR
Devletteki bu kamu mantığı siyasi partilere de nüksetmiştir. Hem iktidar hem de muhalefet partilerinin mensupları sürekli liderlerinin dediklerini tevil etmekle yükümlüdür. Liyakat değil mensubiyet istihdam edilmektedir.
Yapıcı eleştiri yerini karşısındaki rezil etme, halk nezdinde küçük düşürme, halk içine çıkarmamaya bırakmıştır. Halbuki nezaket bu siyasi problemlerin büyük çoğunluğunu kolayca çözebilecektir.
TIKANAN KAMU MANTIĞINA SİVİL MANTIK EKLENMELİDİR
Artık kamu mantığı tıkanmış ve yanına sivil mantığı almak zorunda kalmıştır. Son dönem sağlık, eğitim, turizm ve tarım bakanlarının özel sektörden gelen başarılı isimlerden seçilmesi buna en güzel örnektir.
Devlet yerelde de sivil mantığı önemsemiş, tıkanan kamu mantığına alternatif ve esnek çözüm önerileri sunabilsin diye kent konseylerini yasal zorunluluk haline getirmiştir.
Hemen akla şu soru gelebilir… Kent konseylerini yerel idareler dikkate alıyor mu? Uşak’a bakarsanız dikkate almıyor gibi görülebilir ve olumsuz kanaate varabilirsiniz.
Halbuki yaşadıkları şehre dair vizyon geliştirebilen, özgün projeler üreten, özveriyle çalışan ve de kendilerini muhatap aldıran kent konseyleri de var.
Kendimizdeki kalite, kalibre, kapasite ve vizyonsuzluğu görmeden sadece şehrin idarecilerini suçlamak da işin en kolayı olur kanaatimce…
HER ŞEYİ DEVLETTEN BEKLEMİYORUZ
Biz de Uşak Şehir ailesi olarak şehrimizde sivil düşüncenin gelişmesi, daha fazla dikkate alınması adına yeni bir platform oluşturduk ve adına “Sivil mantık” dedik.
Sunuculuğunu benim yapacağım programda her hafta farklı bir sivil toplum kuruluşunun yetkilisini çağıracak; misafirimizle hem kuruluşun yaptığı hem de şehre dair ortak yapılabilecek çalışmaları konuşacağız.
Programla alakalı çok farklı düşüncelerimiz var, program başladıkça yenilikleri de görmeye başlayacaksınız, 2021’de bizde göreceğiniz diğer yenilikler gibi…
Uşak Şehir Youtube kanalımıza abone olmanız bizi mutlu edecek ve güçlendirecektir.
https://www.youtube.com/channel/UC15QrUyGZi1-NU3Nbk_nwNA