Ne olacak bizim gazetecilerin bu garip halleri?..
Bu hafta içinde yerel bir haber sitesinin haber bombardımanı ile karşılaştık, arkadaşlar yememiş içmemiş, kendilerince haber dosyaları oluşturmuş ve bombaları patlatmış… 🙂
Patlatmışlar patlatmasına ama bu haberlerin içinde yeni ve özel bir tane yeni haber var mı dersek, maalesef yok; hepsi aylardır defalarca sorulan, yetkililerce cevaplandırılan konular…
Kendini ispatlamanın, bir kuruma gözdağı vermenin, aba altından sopa göstermenin, tırnak içinde şantajın da bir usturubu, yolu yöntemi vardır.
Bir de büyüklerimizin bize öğrettiğine göre; basın etiğinde haber biriktirmeme, bilgi ve belgeye ulaştığında haber yapıp hemen yayınlama diye bir kaide vardır.
DEDEFTİKLER PEK İZ SÜREMEMİŞ
Buraya kadar anlattıklarımdan kastettiğim kurumu da haber sitesini de anlamışsınızdır; yine de anlamayanlar için, borbardımana tutulan kurum belediye, site de dedektiflerin sitesi… 🙂
Arkadaşlar dedektif kelimesi ile gizem oluşturup iz sürdüklerini, yeni bilgilere ulaştıkları algısını vermeye çalışmışlar ama yaptıkları bayat haberleri ısıtıp yeniden servis etmenin ötesine geçmemiş.
TEHDİTKAR TAVIR KARŞILIK BULMAMIŞ
Söylentilere göre dedektif arkadaşlar, “elimizde haber dosyaları var” şeklinde başkan ve başkan yardımcıları ile görüşmeye ve aba altından sopa göstermeye çalışmışlar.
Bu tekditkar tavır belediye yönetiminden ve özellikle başkandan karşılık bulmayınca da başlamışlar eteklerindeki taşları dökmeye, dökülmeye…
BU TAVIR GAZETECİ TAVRI OLAMAZ
Servis edilen haberlerde de gazeteciden ziyade bir siyasetci edası var; hesap soran, küçük düşürmeye çalışan ve de aşağılayan…
Bu hareketler bir gazeteciye, özellikle kendisini şehirde duayen gazeteci gören ve de meslektaşlarına akıl vermeyi çok seven birisine hiç yakışmıyor.
SİYASİLER BİLE DAHA NAZİK
Gerçi bunların yaptığını siyasetçiler bile yapmıyor; yeni gelen yönetime belediyeyi çözümleme, sistem ve ekip kurma, bütçe oluşturma ve geçmiş dönemden kalan ağır borç yükünü yapılandırma için bir süre tanınması gerektiğini belirtiyorlar.
Bu siyasi nezaketi ve anlayışı, Başkan Mehmet Çakın’ın yerel seçimde en yakın rakibi olan Muhammet Gür ile “Şehir Konuşmaları”nda yaptığımız konuşmada da ziyadesiyle gördük.
İŞ ÖĞRETMEK GİBİ OLACAK AMA…
Dedektiflerimiz kendilerince on tane “bomba haber dosyası” oluşturmuşlar ama onunu toplasan bir tane eli yüzü düzgün, şehirde ses getirecek ve sonuç alınmasını sağlayacak haber çıkmıyor.
Dedektiflerimize iş öğretmek gibi olmasın ama bu işi devam ettireceklerse şöyle bir yöntem izleyebilirler; yeni bir özel haber yapsınlar, insanlar o haberi 24 saat hazmetsin, ertesi gün aynı haberi daha da derinleştiren yeni bir haber daha yapsınlar, ertesi gün bir daha…
Biz sabırsısız, 24 saat dayanamayız diyorlarsa en azından 12 saat beklesinler… Muhtemelen yapılan haber daha etkili olacaktır ve hem hedef aldıkları kurumda hem de şehirde daha fazla etki uyandıracaktır.
BİZDE DE MESLEK HASTALIĞI VAR
Gazeteciliğin yanında uzun süredir iş güvenliği uzmanlığı da yapıyorum, biz işyeri hekimleri ile birlikte her meslekle ilgili araştırmalar yaparız ve meslek hastalıklarını belirlemeye çalışırız.
Yapılan çalışmalar sonucunda her meslekte farklı farklı meslek hastalıkları çıkıyor ve tedavisi aranıyor. Her meslekte çıkar da bizim gazetecilikte çıkmaz mı meslek hastalığı…
Bizdeki en büyük meslek hastalığı daha çok psikolojik; kendini güç olarak görme, kendi kapasitesizliğini fark edememe, bir kurumdan en ufak bir isteğin bile karşılanmaması durumunda “ben sana gösteririm” hissine kapılma.
ŞANTAJ VE YALAKALIĞA İTİRAZIMIZ
Her meslekte yapılan yanlışa diğer meslek üyeleri itiraz edip sesini duyurmadığı zaman, o yanlış belli bir süre o mesleğin genel kaidesi gibi algılanmaya başlar ve bir süre sonra “aslında doğrusunu söylemek gerekirse” gibi ifadeler kullanılmaya başlanır.
Bu yazıyı okuyanlar beni belediyenin avukatı olarak nitelendirebilir ama mesleğimizin şerefini korumak, gazeteciliği şantaj ve yalakalıkla birleştirenlerle anılmamak niyetim…
GÜZEL VE TEMİZ KALABİLMEK ÖNEMLİ OLAN
Gazetecinin gördüğü ve tespit ettiği yanlışlığı yazmaması ve haber yapmaması da düşünülemez tabi ki. Bizim itirazımız; haberlerin biriktirilip toplu bir şekilde şantaj aracı olarak kullanılması.
Aslında en büyük sıkıntı; gazetecilikte mesleki yeterlilik aranmaması, denetlenebilir olmaması, internet haberciliğinin yasal altyapısının sağlanamaması ve de eline kamera alan herkesin gazeteciyim diye ortalıkta rahatlıkla dolaşabilmesi…
Tüm bu sıkıntılara rağmen güzel ve temiz kalabilmek önemli olan…