Önce alamet-i farikamızı belirlemede birlik olalım
Malum olduğu üzere Uşak Belediyesi 2020 Yılını Uşak için “Birlik Yılı” ilan etti. Belediyemiz bu ilandan sonra ilk icraat olarak “Birlik Yılı” alt mesajıyla billboardlarda “İlkler Şehri Uşak” tasarımlarını paylaştı.
Daha önceki yazılarımızda da belirtmiştik; Uşak bir an önce, kendini ön plana çıkaracak, marka şehir yapacak emareyi, daha doğrusu alamet-i farikasını belirlemeli. Şehir olarak konsensüs sağlayarak profesyonelce çalışmalar yapmalı ve yapılan bu çalışmaların da içeriği, hikayesi sağlam bir şekilde oluşturulmalı.
Şehir olarak biz, daha alamet-i farikamızı belirleyemedik ki hikâye oluşturma safhasına geçelim. Şehrin tanıtımında bir kurum “A” derken diğer kurum “B” diyor. Bu da harcanan kaynakları ve emekleri boşa çıkarıyor. Eğer 2020 yılı Uşak için “Birlik Yılı” ise, ilk önce bu konuda birlik sağlanmalı, sağlanabilmeli.
İLK ÖNCE UŞAKLI İKNA OLACAK VE SAHİPLENECEK
Yıllardır Uşak olarak kendimizi ön plana çıkarmak için en çok “Âşıklar Şehri Uşak”, “İlkler Şehri Uşak”, “Altın Şehir Uşak” ifadelerini kullanıyoruz ve sadece ifade olarak kullanıyoruz. Burada en büyük iki sıkıntımız var, birincisi konsensüs sağlamadan her kurumun kendince bir ifadeyi şehrin alamet-i farikası gibi kullanması, ikincisi de ifadeyi kullanırken, altını dolduramaması, hikayesini oluşturamaması.
Maalesef bugüne kadar yapılan çalışmalarda ne konsensüs sağlanmış ne de kullanılan ifadelerinin hiçbirisinin altı doldurulmuş, hikâyesi oluşturulmuş değil. Sadece şehir olarak kendimizi avutmak için kullanmadan öteye geçebilmiş değil bu ifadeler. Yapılan çalışmalar önce şehrin insanını inandırıp etkileyecek ki daha sonra yurt geneline yayılsın, hatta yurt dışına çıkabilsin.
ALTIN ŞEHİR İFADESİ TUTMADI
“Altın Şehir Uşak” ifadesi ile başlayalım. Bu ibareyi güçlendiren elimizde üç önemli değer var, birincisi tarihte ilk paranın Uşak bölgesinde kullanılmış olması, ikincisi Karun Hazinelerinin Uşak’ta bulunması, sergilenmesi ve üçüncüsü de Avrupa’nın en büyük altın madeninin Uşak’ta olması.
Vali Ahmet Okur döneminde “Altın Şehir Uşak” ifadesi Karun Hazinelerinin en önemli parçası olan denizatı broşu ile birleştirilerek logolaştırılmış ve o günden bugüne resmi evraklarda kullanılmaya devam edilmiştir.
Peki, o günden bugüne bir farkındalık ve başarı sağlanmış mıdır? Tabi ki hayır… Nedenlerini şu şekilde sıralayabiliriz: Karun Hazinelerinin asırlardır halkımız tarafından lanetli olarak görülmesi ve sahiplenilmemesi. 50 kilometre ötemizdeki Çivril’den dört-beş ulusal altın takı markası çıkabilirken Uşak’tan bir tane bile çıkmaması, Uşaklının bu alana yönelmediğinin göstergesi. Kışladağ Altın Madeninin Uşaklıya pek dokunamamış olması da diğer bir etken.
İLKLER ŞEHRİ UŞAK İFADESİ TUTAR MI?
Ticari alanda bir marka iseniz ve eğer hala zirveyi zorluyorsanız ilk olmanızın anlamı vardır. Yoksa efsaneden öteye geçmez, hatta bu durum sizin için olumsuz bir durum da oluşturabilir.
1990’lı yıllarda cep telefonlarının kullanılmaya başlamasıyla ilk üretilen telefon markalarının bugün esamesi okunmuyor. Şimdi Ericsson veya Motorola çıkıp biz cep telefonunda ilk üreticiyiz dese çok komik bir duruma düşmez mi?
Şehirler için de bu böyle… “İlkler Şehri Uşak” ifadesi altında kullanılan argümanlarda şu an hangi konumdayız, insanlar hiç sormaz mı? İlk para bizim bölgemizde kullanılmış, şu an bir ticaret veya finans merkezi miyiz? İlk şeker fabrikasını kurmuşuz, şu an sektörde fabrikamız ne konumda? İlk elektriği kullanmışız, şu an elektrikle ilgili ne başarımız var? Bu örnekleri artırmak mümkün…
İŞİ PROFOSYONEL EKİBE YÖNLENDİRMEK GEREKİR
Geriye kalıyor “Âşıklar Şehri Uşak” ifadesi… Bence altını kolaylıkla doldurabileceğimiz ve hikâyesini rahatlıkla oluşturabileceğimiz, Uşak’ın alamet-i farikası olabilecek en sağlam ifade bu. Tabi ki bu alanda çalışma yapan profesyonel şehir pazarlamacılarının görüşleri çok daha önemli.
Şehir, şehrin idarecileri bununla alakalı bir an önce bir araya gelmeli, dışarıdan profesyonel destek alarak sağlam bir ekip oluşturmalı ve sonrasında çalışmaları tamamen bu profesyonel ekibe devretmelidir. Bu çalışmalar bu profesyonel ekip tarafından kesintiye uğramadan yürütülmeli, değişen her şehir idarecisinin talebiyle farklı bir alana yöneltilmemelidir.