“Türkiye Yüzyılı” Uşak’ta da başlayacak mı?
14.06.2023 – 15:40
28 Mayıs’taki ikinci tur seçimlerinde Cumhur İttifakı’nın adayı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı seçimleri kazanmasıyla birlikte “Türkiye Yüzyılı” başlamış oldu.
“Türkiye Yüzyılı” sürecinin başlamasından bu yana, bence ülke olarak en büyük kazanımımız; geçmiş dönemde inatla sürdürülen hatalardan dönebilme erdemi oldu. Zararın neresinden dönülse kârdır.
Kazanım olarak görmemiz gereken bu erdemi Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in, devir teslim töreninde yaptığı ilk açıklamada “Türkiye’nin rasyonel bir zemine dönme dışında bir seçeneği kalmamıştır.” sözlerinde aleni şekilde görmüş olduk.
Uşak’taki bir siyasi çıksa ve açık yüreklilikle dese ki; “Bugüne kadar şurada şu hatayı yapmışız, şu alanda eksik kalmışız ama bundan sonra daha fazla çalışacağız ve bu eksikliği en kısa sürede gidereceğiz”
Bu erdemi Uşak’ta ve Uşak’taki siyasilerde de neden görmeyelim? Ne kadar güzel olmaz mı ve şehir insanından da büyük takdir toplamaz mı?
ZARARIN NERESİNDEN DÖNÜLÜRSE KÂRDIR
28 Mayıs’taki ikinci tur seçimleri kazanarak 13. Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan, daha önce görevden aldığı hatta Halkbank’ı dolandırmakla suçladığı Mehmet Şimşek’i, toplumdan ve yurt dışından gelen baskıyla yeniden Hazine ve Maliye Bakanlığı’na getirdi.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’na Mehmet Şimşek’in atanması, Erdoğan’ın yıllardır ısrarla ne inatla arkasında durduğu ekonomi politikalarının da ne kadar hatalı olduğunu, ülkeyi ne kadar büyük zararlara soktuğunun da kabulü oldu.
Zararın neresinden dönülürse kârdır mantığıyla hatadan dönmek ve işi liyakatli, toplumda ve yurt dışında kabul gören birisine teslim etmek de büyük bir erdem.
Seçimi kazanarak hem geçmiş dönemini ibra ettirmiş hem de yeni 5 yıl için yetki almış Recep Tayyip Erdoğan için daha önce ısrarla uygulandığı bir sistemden vaz geçmek çok da kolay değildir.
“HER ŞEYİ YAPTIK YA” MANTIĞI ŞEHRE FAYDA GETİRMEZ
Ülkenin başındaki insan, yıllardır ısrarla arkasında durduğu iddiasından dönebiliyor da bizim yereldeki siyasiler ve şehir idarecileri hatalarından, inatlarından dönebiliyor mu?
Uşak için şu an aklıma en kıdemli isim olarak ilk sırada, 9 yıl vekillik yapan ve geçtiğimiz bu göreve yeniden seçilen İsmail Güneş geliyor.
İsmail Güneş çıksa ve dese ki; “Daha önceki dönemlerde şehirle ilgili şu alanda çok eksik kaldık, şu şu hataları yaptık ama önümüzdeki dönemde bu hataları yapmayacağız, bilakis daha fazla çalışarak geçmiş yıllardan gelen bu eksikliği kısa sürede gidereceğiz”.
İsmail Güneş böyle bir cümle kurabilir mi? Bence kuramaz. Daha önceki seçimlerde “Bu dönem Uşak için neler yapacaksınız?” sorusuna “Her şeyi yaptık ya” diyen Güneş’ten böyle bir cümle beklemek, hayal ötesi bir durum olarak görülebilir.
UMUTSUZ VAKA
Devlette devamlılık esastır ilkesiyle aynı tarzda özeleştiri içeren cümleleri diğer iktidar partisi milletvekili Fahrettin Tuğrul’dan bekleyebilir miyiz? Maalesef hayır.
Seçim süresince Karaağaç Mahallesi’ne lise binası ve “Güvercin Festivali” dışında şehir insanına vaat veremeyen, dolayısıyla şehri, şehrin sıkıntılarını tanımayan Tuğrul’dan da pek ümitvar değiliz.
İnanarak söylüyorum: “Seçim süresince sahada gördüğün ve acilen çözülmesi gereken şehirdeki üç problem nedir?” sorusunu sorsak, Tuğrul tatmin edici bir cevap veremeyecektir.
ÖNCE SORUNLARI KABULLENMEK GEREKİR
İki vekilimizden de Uşak için yeni bir proje, şehre yönelik iddialı bir hedef veya yeni bir hayal beklemiyoruz, zaten seçim sürecinde de ortaya herhangi bir proje ve hedef koyamadılar, bundan sonrası için de açıkçası hiç umudumuz yok.
Vekillerimizden istediğimiz; şehirdeki mevcut sıkıntıları, daha önce söz verilip yapılması gerekirken yapılmayan/yapılamayan veya yarım kalan çalışmaları kabullenmeleri.
Tabi ki “Kamulaştırmada sorun çıktı, ihaleyi alan firma kaçtı, yan yattı, çamura battı” tarzında farklı farklı bahanelere sığınmadan, direkt mesuliyet alarak…
Kabullendikleri bu çalışmalar için yeni gerçekçi süreler istemeleri. İstedikleri kısa sürelerde de belirtilen çalışmaları tamamlayarak vatandaşta yeniden kredi oluşturmaları.
ÇEVRE YOLU BÜYÜK UTANÇ KAYNAĞIDIR
3 yılda bitirilecek sözüyle 2012 yılında temeli atılan Uşak Çevre Yolunun 11 yıl geçmesine rağmen ancak yüzde 65’inin bitirilebilmesi, geri kalan bölümün de ne zaman bitirileceğinin muamma olması, verilen bu krediyi ciddi manada zedelemiştir.
Uşak Çevre Yolu güzergahında Ulubey ve Çivril yolunda üst geçit olmasına rağmen buralara göre daha yoğun olan İzmir-Gediz kavşağına köprülü kavşak yapılmaması büyük bir hatadır, zaten hatalı bu durum da sürekli kavşakta kazalara neden olmaktadır.
KÖY YOLLARINI ARAR OLDUK
2002 yılından bu yana 21 yıllık AK Parti iktidarında bir türlü bitirilemeyen ilçe yolları da Uşaklı nezdinde siyasilere verilen krediyi çok büyük zedelemiştir.
Ulubey ve Eşme yolu yama üstüne yama yapıla yapıla yama tutmaz bir hale gelmiştir. Günü kurtarmaya yönelik atılan yamaların tutmayıp dağılmasıyla trafikte yeni riskler oluşmakta ve yol her geçen gün kullanılamaz hale gelmektedir.
Uşak İl Özel İdaresi’nin son dönemde sıcak asfalt kaplayarak yapmış olduğu köy yolları, mevcut ilçe yollarından kat be kat iyi durumdadır.
BUNCA SENE NİYE BOŞ DURDU?
Yıllardır bitirilemeyen ve yılan hikayesine dönen Millet Bahçesi de, vatandaşın siyasilere gösterdiği müsamahayı bir hayli azaltan unsurlardan bir tanesidir.
Alanın akıbeti tamamen Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın inisiyatifine bırakılmış, nerede neyin ne zaman yapılacağı şehir insanı tarafından kestirilememektedir.
Beş altı yıldır boş kalacaktıysa Uşak Lisesi, Atatürk Kapalı Spor Salonu ve alandaki bir çok bina neden yıkıldı? Bugüne kadar şehir insanına hizmet veremez miydi?
STADYUMDA AKILCI ÇÖZÜM
Vatandaşın verdiği krediyi ve gösterdiği müsamahayı azaltan şehirdeki bir diğer unsur da yıllardır defalarca sözler verilmesine rağmen bir türlü yapılamayan stadyumdur.
Seçim önü 30 Mayıs tarihine alel acele stadyum ihalesi için tarih verilmiş, ihaleye hiç bir firma girmeyince de ihale iptal edilmiş, şehrin hayali bir başka bahara ertelenmiştir.
Mevcut kapalı spor salonunun aydınlatmasını basketbol maçlarının oynanabileceği seviyeye getirmeyi bile bir yılı aşkın sürede becerebilen bir idareden stadyum yapmasını beklemek safdillik olmuştur.
Yakın vadede şehre yeni bir stadyumun yapılması hayalden öte imkansız gibi gözükmektedir. Bunun için de Uşak Üniversitesi kampüsü içindeki yarım kalan stadyumu tamamlamak ve şehrin de kullanımına açmak daha akılcı ve sürdürülebilir olacaktır.
ÖNCE KABULLEN SONRA ÇALIŞ
Uzun lafın kısası, şehrimizdeki iktidar partisine mensup siyasilerden yeni bir proje ve vaat beklemiyoruz, sadece eskiden beri devam edegelen çalışmaları bir an önce bitirsinler yeterli.
Yeter ki bu isimler net ve ulaşılabilir olsunlar, her sorduğumuzda farklı farklı bahanelerin arkasına sığınmasınlar, “Şu konuda yetersiz kaldık, şurada şu hatayı yaptık” diyebilsinler.
Öncelikle şehrin sorunlarını ve kendi yetersiz kaldıkları alanları kabullenebilsinler ki, sorun teşhis edilmiş olsun, ardından çözüm mutlaka gelecektir.